SENDEN ÖNCE SENDEN SONRA || LORETTA CHASE




SENDEN ÖNCE SENDEN SONRA // LORETTA CHASE


- KÜNYE -

ORİJİNAL ADI: LORD OF SCOUNDRELS
YAZARI: LORETTA CHASE
YAYINEVİ: EPSİLON
ÇEVİRMEN: ASLI SÜREYYA SAYMAN / ASLI ALTAN
1. BASKI: MAYIS 2009
SAYFA: 370
CİLT TİPİ: KARTON KAPAK

- ARKA KAPAK YAZISI -


Ona birçok isim takmışlardı ama melek o isimlerden biri değildi…
Sebastian Ballister, Dainler’in adı çıkmış Markisi, çok kötü ve çok tehlikeli biriydi. Saygı duyulacak hiçbir kadın bu lanetli adamla birlikte olmak istemezdi. Dain Markisi’nin de onlarla ilgisi yoktu zaten. O en iyi yaptığını yapmakta kararlıydı. Tekrar tekrar günah işlemekten vazgeçmiyor, gamsız bir şekilde yolunda ilerliyordu. Ta ki bir gün bir dükkân kapısı açılana ve o kadın içeriye girene dek…

O, bu dünyadaki en kötü adama âşık olamayacak kadar zeki bir kadındı…
Jessica Trent kararlı, genç bir kadındı ve erkek kardeşinin yoldan çıkmasına ne pahasına olursa olsun engel olacaktı. Onu kurtarmak hem ailesini hem de ailesinin geleceğini kurtarmak anlamına geliyordu... Ve genç kadın bu yolda gerekirse şeytanla işbirliği yapmaktan kaçınmayacaktı. İşin zor tarafı, karşısındaki şeytanın inanılmaz derecede karşı konulmaz oluşuydu ve esas kurtarılması gereken Jessica’nın ta kendisiydi!


"Tüm zamanların en romantik yazarlarından biri." - Julia Quinn -


"Dokunaklı, eğlenceli ve şehvet yüklü bir hikaye." - Mary Jo Putney -

- KİTAP YORUMU -

Uzun bir aradan sonra merhaba! Sizlere; historical romanlar arasında okuduğum en efsane romanla geldim. Diğerlerinden farkı; bir canavarın aşık olunası çapkın olarak öyle bir dil ile ifade edilmesi ki karşı koyamıyorsunuz. Bu adam bu kadar pislik olarak tarif edilse de nasıl dört dörtlük bir aşık olmayı başarıyor diyorsunuz. İşte benim kalbimi çalan o çapkın: Sebastian Leslie Guy de Ath Ballister, kısaca Dain. Loretta Chase zaten bütün romanlarında en uç noktalara ve duygularınıza hitap ederken, aynı şekilde karakterler ortaya çıkardığını daha önceden bahsetmiştim. Bu roman ise bir efsane! Siz söyleyin; bütün dünya bu adama karşı durmuş ve en kötü şekilde adlandırmışken siz ona aşık olsanız ne yaparsınız? Kötü adamlara da aşık olabiliyoruz der misiniz ya da kötüyü neye ve kime göre sınıflandırdığına bağlı mı derdiniz? Size kalmış...
Pislik olmanın ve aşık olunacak çapkın olmanın kitabını yazmış adama biz kadınlar ne diye aşık olur bilemem ama bir tahminim var. Kitapta da geçtiği gibi en ilkel duygularımıza ulaştıkları için olabilir. Yoksa Jessica gidip dünyanın en kötü adamına aşık oluyorsa vardır bir sebebi. Sonuçta erkek kardeşini o canavardan kurtarmaya gelmişken kendisinin av olacağını tahmin etmemişti, hem de rezil olma pahasına.
Romanda birçok sürpriz söz konusu. Paris'ten Londra'ya kadar süren bir hikaye. Özellikle ikisi arasındaki çekişme, kabullenememe, tutku ve şehvet, diğer karakterlerinde ön planda tutulması dikkat çekici. Leydi Pembury; Jessica'nın büyükannesi çok renkli bir karakter olarak romana ayrı bir hava katıyor. Dain Markisi ve Jessica sizi çok şaşırtacak!Aşk uğruna bir canavara katlanır mıydınız? Ve onun beraberinde getirdiği her şeye. İtibarınızı üç dakika içinde yok edeceğinden bahseden bir adamdan ne bulacağınıza siz karar verin...
Özellikle historical sevenlerin dikkatini çekeceğini umuyorum. Başlamak isteyenlere de önereceğim bir roman.Kitap alıntılarına İnstastory'den ulaşabilirsiniz. Keyifli okumalar!

0 YORUM